“Güven edebiyatı” - Büşra Ekinci Featured

“Ədəbiyyat və incəsənət” portalının “Ulduz” jurnalı ilə birgə BİRİ İKİSİNDƏ layihəsində Türkiyənin “Genç Yürekler” jurnalının təqdim etdiyi 51 türk müəllif inin yazıları yer alır. Türkiyə türkcəsində yayılan əsərlərin əsas qayəsi budur: “Dildə, fikirdə, işdə birlik!”.

 

“Güven edebiyatı”

Büşra Ekinci

 

Doğruluğun hükmünün her an adım-adım sorgulandığı asırların emanetçisi olmuştu ahiri zaman elçileri. 

Durup dururken doğması gereken gerçek yerini isteklerin, arzuların ve beklentilerin evrimine, şekillenmesine bırakmıştı. Sürükleyici filmlerin içine kapılmış, anın içerisinde idealize olmuş bir gerçeklikte oluşturduğumuz ideada, ama haksız bir ideada kendimize hak, doğruluk arar olmuştuk. Yolda yürüyen insan, yuvada yavrusunu besleyen kuş, rüzgarın dalgalandırdığı ağaç yaprağı, bulutların yer değiştirişi ve topraktan biten çiçekle sınırlı kalmıştı artık dürüstlük gerçeği. 

Kadim arzuların sınırını AVM'lerin döner kapıları ve sohbet ortamındaki mobilya markaları belirler olmuştu. Emin olabilmek kişilerarası çelişkilerde insanın kendisini savunmak için oluşturduğu mekanizmalarda kullandığı sözcükler olarak anılır olmuştu. Asrın doğası gereğiydi belki bu. Belki bu asır bunu doğurmuştu, doğrulamıştı. Değerler yüzyıllar üzerinde kulaç atarken her bir ilerleyişte kendinden bir parçasını bırakıyor, kendine ait olmayan sulara dalmaya çalışıyordu. Bunu yaparken fark etmediği husus ise buydu: gün be gün, ay be ay, yıllar geçtikçe insan yalnızlaşıyordu.

Oysa bir vakitler evdeki çocuk, yedek anahtar, manalı eşyalar ve kalpler emanet ediliyordu bir başkasına. Belki kilitlenmiyordu kapılar, sırtlar değil yüzler bakıyordu bir-birine. Kelimeler bu kök üzerinden şekilleniyordu. Başka dillerde yer buluyor, başka dillere akıtıyordu anlamını. Emin olmak isim oluyordu kişi başına. İnsanlar emin oluyorlardı verdikleri emanetlerden. Emaneti devralan teminatı veriyordu sadakatinden. Dört başı mamur o örtünün her bir ucundan tutan anlaşmazlıkları Emin olmasıyla asırlara timsal olmuş Esved emanetçisi çözüyordu dürüstlüğüyle.

Zaman kadim gerçeğini yine acımasız bir savurmayla sunuyordu. Zamanla daldığımız yabancı sulardan dengesini kaybetmeye yüz tutan egomuz, isteklerin mantıksallaştırılması gibi birlikte olamayacak zıtlığı haklılaştırmış, bizler de arzuların yönlendirmesiyle sadakati kaybetmeye başlamıştık. Bağlanamıyorduk eşik altı etrafımızdakilere ve ya yanlış bağlanıyorduk. Süreç bu şekilde devir daim ederken önümüzde kelimelerimize, ruhumuza, gerçekliğimize takla attıracak yeni bilinmeyenler bizi bekliyordu. 

Süreç, okumadıkça, klas bir duruşu yedirmedikçe kapılma eşiğimize, asrın doğal seçilimi tersine dönecek ve geriye güvensiz ve arzuların himayesinde bir toplum bırakacak. Bu sebeple gerçekliğin, hakikatin ve doğruluğun varoluşumuzdaki yansımalarını içe bakarak düzenlemek sürecin gidişatını sekteye uğratabilecek. Bu sayede “güven” kelimesini daha iyi anlatabilmek için belki metaforlara ihtiyaç duyulmayacak. 

Kalemler ve klavyeler oluşlarıyla bilenebilecekler.

 

“Ədəbiyyat və incəsənət”

(23.10.2024)

 

 

 

 

 

 

 

 

Sayt Azərbaycan Respublikası Mədəniyyət Nazirliyi tərəfindən 2024-cü ildə “Qeyri-hökumət təşkilatları üçün qrant müsabiqəsi” çərçivəsində Azərbaycan Ədəbiyyat Fondunun həyata keçirdiyi “Yeniyetmə və gənclərdə mütaliə mədəniyyətinin formalaşdırılması” layihəsinin tərəfdaşı olaraq yenilənmiş, yeni bölmələr əlavə ediımiş, layihənin təbliği üzrə funksional fəaliyyət aparılmışdır.